Akrep Nalan (Nalan Duman) gerçeği ve KASABALILAR
NALAN ŞINNAK DUMAN (GÜRATEŞ)'I,ASUMAN DAĞLAYAN'I UĞURLARKEN...
- İki kadın yoldaşımızı Haziran’da sonsuzluğa uğurladık.
Kızıldere’de Mahir Çayan ile birlikte, THKP-C nin önder kadroları katledildi. Parti-Cephe örgütsel yapısını kaybederken geride; politik ve moral olarak büyük bir prestij ve taraftar kitlesi bıraktı.
Nalan ve Asuman yoldaşlar geride kalan prestijin sempatizanlarından ikisi idi.
Asuman, daha 16-17 yaşlarında iken İstanbul’da kurulan gençlik örgütü İDOD‘ün saflarına katıldı. Burada Fehmi Gökçek, Zeki Yumurtacı, Ahmet Saner, Kadir Tandoğan, Tamer Arda, Tamer Tabak, Hakkı Kolgu, İbrahim Özalp gibi adlarını devrimci tarihimize mücadelelerini yazdıran yoldaşlarımıza yoldaş oldu.
Asuman hem özel, hem örgüt yaşamında proleter hayatın bir insanı oldu. Özel yaşamında bilinçli bir emekçi iken, örgütlü yaşamında; bir örgütçü, bir örgüt proleteri olarak yaşadı. Bir yoldaşımızın tanımı ile ” O hareketimizin proleteri idi”
- NALAN ŞINNAK DUMAN (GÜRATEŞ) :
Parti-Cephe’ye duyduğu sempati ile, Turgutlu’da ki genç P-C taraftarları arasında yer aldı.
74-75 sürecinde Türkiye’nin her yerinde olduğu gibi, Turgutlu ve çevresinde P-C taraftarları, partinin yeniden inşasına kafa yoruyordu. Partinin inşasının ideolojik, politik mücadele pratiği sürecinde olacağı inancıyla, başlangıçta bulundukları bölgede, sonraki süreçte Çukurova’da, Amed’de örgütlenmeye başladılar.
Turgutlu örgütlenmesi kendisine hiç bir zaman bir isim koymadı. Kendilerini bir örgüt ismi ile tanımlamayan, ancak pratik tavır alışlarıyla dikkatleri bölgede üzerlerine çektiler. Bu devrimci oluşumu tanımlama adına, öncelikle sol çevreler, ardından devlet “Kasabalılar” adını yakıştırdı. Halbuki “Kasabalılar” adını kullanan hiç bir örgüt olmamıştır. Bu çıplak gerçeği özellikle konu ile ilgili iddialı haber yapanların dikkatine bırakıyoruz.
Turgutlu’da başlayıp Çukurova’ya, Amed’e mücadeleyi yayan yodaşlarımız, 78 ortalarında MLSPB ile ilişki kurdu. Bu ilişki süreci derinleştirildi ve sonuçta MLSPB (Marksist Leninist Silahlı Propaganda Birliği) örgütü içinde mücadelenin sürdürülmesi sonucuna ulaşıldı. Bu katılma kararının ardından yeri doldurulması çok zor olan bir kayıp yaşandı.
Hareketin önderlerinden olan Nurettin Gürateş polisle girdiği çatışmada esir düştü. Yaralı şekilde ele geçirilen Nurettin yoldaş götürüldüğü hastanede katledildi.
Nurettin’in katledilmesi operasyonu kendisi ile evli olan Nalan yoldaşımızın deşifre olmasına neden oldu. Devlet, Nalan’ı “damgalamak” için hızla işe koyuldu. Devlet güçleri “ürkütücü, acımasız, vahşi kadın” imajı yaratmak için ona “Akrep Nalan” lakabını taktı. Bu imajı topluma yaymak için gazeteci kılıklı işbirlikçilerini görevlendirdi.
Ertürk Yöndem bunların en ünlülerindendir. Bu şarlatan Hürriyet Gazetesi’nde; “Gözaltındaki arkadaşlarını kurtarmak için arkadaşlarıyla birlikte polis karakolunu bastı.” gibi paçavra haberlere ek olarak, “kocasının intikamı için cinayetler işleyen öfkeli kadın” şeklinde manşetlere taşıyıp hedef gösterdi.
Ertürk Yöndem gerçek anlamı ile bir karşı devrimci, bir halk düşmanı olarak görevini yapıyordu. Ne yazık ki kendilerine “demokrat” hatta devrimci diyen bazı basın mensuplarının ve kişilerin hiçbir araştırma yapma gereksinimi duymaksızın aynı materyalleri yoldaşımızın toprağa düşmesinden sonra kullanmaları ibretliktir!
Nalan, 26 Temmuz 78 yılında eşi Nurettin’i, 13 Şubat 81’de kardeşi Bedrettin Şınnak’ı işkencede kaybetti. Kendisi uzun süre arandıktan sonra İstanbul’da tutsak edildi. Uzun bir gözaltı sürecinde işkence edilerek sorgulandı. İşkencede devrimci tavrından ödün vermeden tutuklanıp Metris Cezaevi’ne gönderildi. Metris Cezaevi’nde yolu Asuman ve yüzlerce yoldaşı ile kesişti. Yoldaşlarıyla birlikte cezaevinin tüm direnişlerine katıldı.
Hem Nalan, hem Asuman P-C çizgisini savunan yiğit, özverili yoldaşlarımızdır. Onlar MLSPB’nin yiğit, kararlı birer militanı idi. Onlar başka bir etikete ihtiyaç duymadılar.
Dün yoldaşlık ilişkileri içinde olduğumuz, aynı kaygıları duyduğumuz, devrimci kişiliğini koruyan herkesi nasıl yoldaş gördüysek ve görüyorsak Asuman’ı ve Nalan’ı da aynı düzeyde yoldaşlarımız olarak görüyoruz.
NALAN VE ASUMAN YOLDAŞLARIMIZI SEVGİ VE SAYGILARIMIZLA ANIYORUZ, SELAMLIYORUZ.
ANILARI YOLDAŞIMIZDIR.
-DKDD’li Yoldaşları